Pages

06 January 2013

PhD aramaları

Sıkıntılı zamanlarım başladı. Zira kendime münasip bir phd posizyonu bulmaya çalışıyorum.

Bu aslında iş aramaya benziyor ama zorlugu iş bulmanın zorlugunun çok ötesinde. Yıllar önce iş de bakmıştım aslında ama sadece masterı yaparken bir yandan elimdeki diplomayı kullanarak yaşayabilmek için para kazanmaktı. Görüşmeye gittiğimde böyle söyleyince adam tabi güldü bana. Zaten çok niyetim yoktu. Neyse sonra tübitak bursu çıktı da ben de süper rahatladım. Güzel bişi bak o burs, sadece otur çalış diye para veriyorlar sana. Hem de iyi para veriyorlar. Neyse. 

Ama iş arayan adamın beklentisi olmaz genelde. Ne olursa yapar. Satış mı satış pazarlama mı pazarlama proje mi proje. Zaten oyun hamuru gibi çıkıyor üniversiteden. Sonra insan kaynakları, şef, müdür filan derken bi güzel şekle sokuyor bunu. Mis. Kafa rahat.

Ama phd bulmak öyle değil; çünkü artık sen bir hamur değilsin. Onu bırak işin başında "üniversitede kalacağım " kararını verirken ne konuda çalışmak istediğin var kafanda. "Ulan" diyorsun "ben bunu bunu şunu şöyle böyle yapmak için bu yola koyulmadım mı". İşte bak bu kararı sadece KENDIN için alıyorsun. Akademiyi seçmek sadece kendini tatmin etmek için. Merakını gidermek için. Okuyup öğrenmek için. bulunacagın entellektüel ortam, çalışma koşullarının "göreceli" esnekliği hep sonradan geliyor ve senin o önceleri aldıgın kararda hiç etkileri yok.

Dolayısı posizyonun senin yapına uygun olması gerekiyor. Formunu biraz yontup o pozisyonun kalıbına girebilirsin. Ama o yontma miktarı çok önemli. Aksi halde önündeki 4 sene boyunca O.M.F.G. diyerek, yaşamını rezil ederek geçirirsin; çünkü doktorayı tamamlamak sadece bir self-motivation meselesidir. 4 sene aynı konuda ne bulacagını kestiremeden çalışman gerekir. Danışmanının konu hakkıda fikri varsa şanslısın ama asla bilgisinin olmasını bekleyemezsin. Hatta genelde ne yapmaya çalıştıgını bile anlayamazlar; çünkü uğraştıgın problem senin problemin, onu sen tanıyorsun ve çözüm getirmeye çalışıyorsun. Gerçi bazen sen de bu anlayışını yitirebilirisin. İşte böyle böyle manevi çöküşler yaşarsın kimi kimi. Maneviyatını zedeler aynı zamanda maddiyatını da zorlar. Sonuç olarak, eğer konun sana uygun değilse, senin o yıllardır biriktirdiğin bekletileri karşılamıyor, motivasyonunu yüksek tutmuyorsa ayvayı yersin.